27 Aralık 2020 Pazar

SENDEN BAŞKA HİÇ KİMSE YOK İÇİMDEEE :)

Aralık 27, 2020 0 Comments
Oldum olalı ,ezberim hep çok kötü olmuştur.Bir şeyi öğrenmem için mantığıma oturması ve anlamam lazım. Yada bir şeylerle bağlamam lazım mesela kimyada H2So2 için Hasan2 Salak Osman4 gibi:) yada edebiyatta Fıstışçı Şahap gibi:)Şarkıları nerdeyse hiç ezberleyemem :( nakarat kısımlarını bilirim ancak onlarında çoğunu uydururum :P Sabahtan beri dilime Erkin Koray'ın bu şarkısının "İnankiii senden başka Hiççç kimse yoook içimdeee" kısmını mırıldanıp duruyorum :) Diğer ksımları ezberde yok çünkü... Dedim açıp dinleyeyim, blogta da yerini alsın, kalasiklerden. 27.12.2020 15:25'in şarkısı olsun...

20 Aralık 2020 Pazar

TÜRKLERDE 21 ARALIK NARDOGAN BAYRAMI

Aralık 20, 2020 0 Comments
Nardugan eski Türklerde yeni yıl bayramıdır. Nar güneş, dugan, tugan doğan nardugan doğan güneş, Türklerde “güneşin yeniden doğuşu” anlamına gelmektedir. Nardugan, her yıl 22 Aralık’tan sonra gelen ilk dolunayda kutlanır. 21 Aralık günü en uzun gece olup ardından günler uzamaya başlar. Bu yüzden 22 Aralık günü Türkler için çok önemlidir ve bu günü takiben ilk dolunayın çıktığı ilk gün yeni yılın ilk günüdür. Eski Türklerdeki mitolojik inançlara göre gece ile gündüz sürekli savaşırlarmış. Yine böyle bir 21 Aralık’taki savaşta uzun süren mücadele sonucunda gündüz geceyi yenmiş ve ardından yeni bir güçlü güneş doğmuş. Tek tanrıya inanan Orta Asya Türkleri yeni doğan, güçlü o güneşi zaferin simgesi olarak algılarlar ve sevinçle karşılarlar. Onlara göre yer yüzünün tam göbeğinde Akçaçam ağaçları olduğu ve o ağaçların uzandığı noktada yüce tanrıları Ülgen’in insanları izlediğini düşünürler. Güneşin yeniden doğuşunu Türkler yeni bir başlangıç, yeni umut, yeni hedefler olarak düşünürler. Yüce Ülgen’den de bu yeni umudu insanlara yeniden bağışladığı için ona minnet ederek, o ağaçların altında sevinç ve mutluluklarını paylaşmışlar. Ağacın dibine de Ülgen için en sevdikleri hediyeleri armağan olarak koymuşlardır. Bu ağaçların insanlarla tanrının arasındaki bağı sağladığı düşünülmüştür. Böylece bu ağaçlar kutsal sayılmış ve insanların mutluluklarını, sevinçlerini tanrıyla paylaştığı en önemli nokta olarak benimsemişlerdir. Eski Türklere ait bu geleneksel inanışın izleri tüm Orta Asya Türklerinde olduğu gibi diğer Türk boylarının da el sanatlarına ve kültürel miraslarına yansıtıldığı malumdur. Zaman içinde tüm Türkler, ölümsüzlüğün simgesi olan ve Türk mitolojisine göre tüm insanların türediği ağaç olan Akçaçam ağaçlarını süslemişler ve altında çeşitli geleneksel oyunlar oynamışlar, kopuz eşliğinde şarkılar söylemişler ve eğlenceler düzenlemişlerdir. Bu geleneğin kökeni yine Orta Asya Türkleri olduğu bilinir. Geleneğin zamanla farklı nedenlerle Mezapotamya’ya göçen Sümerler’e Türklerden geçtiği oradan da Anadolu aracılığıyla Eski Roma’ya kadar uzandığı ve günümüze kadar gelip günümüzdeki 1 Ocak yılbaşının temelini oluşturduğu düşünülmektedir. Türklerde ağaç süsleme kadim geleneklerimizden biridir. Yani çam ağacı süsleme Türklerden batıya geçmiştir.Buünü 21 aralık ritüellerimizi yaparak dileklerimizi tutalım. Dileklerimizin gerçekleştiği,sevdiklerimizle korkmadan bir araya geleceğimiz,sağlıkla, aşkla, birlikle, dirlikle güzel bir yıl olsun.

17 Aralık 2020 Perşembe

VEFA

Aralık 17, 2020 0 Comments
Çok güçlü ve insani duygularımızdan bir tanesi Vefa duygusu. Çok mühim, insanı insanlaştıran güçlü bir duygu.Etrafınızı bir gözlemleyin, iyi diye nitelendirdiğimiz insanların çok gelişmiş vefa duyguları vardır. Neden insanı insanlaştıran dedim , çünkü orada verilen emeğin hakkı vardır, değerini bilmek vardı, hassaslık vardır, bencillik yoktur.Bencil insan vefa duygusundan yoksundur, çıkarlarına ters düştüğü anda senin ne yaptığın, önemli değildir, zaten hiç önemli olmamıştır da çıkarı devam ettiği sürece "miş" gibi yapmıştır. Etrafınızda vefa bilen, kıymet bilen insanlar barındırın.Gerçek alanımı bu insanlar oluşturur çok şükür. Az ama çok değerli insanlar biriktirdim hayatımda, insani değerlenden yoksun, bencil, çıkarcı insanlar barınamaz çünkü hayatımda. Bana değer katmış,güzel vefalı insanlar sizin varlğınıza teşekkürler, sağlığınıza, insanlığınıza çok şükür. Bana bugün ,bu satıları yazmama neden olan duyguları yaşatan güzel insan her şey için çok teşekkür ederim. Kalplerimiz bir olacak,yollarımız ayrılsa da.

17 Kasım 2020 Salı

80'li Yıllar Şarkısı

Kasım 17, 2020 0 Comments
Bir dizinin sonunda Ferdi Özbeğen'den "Aşkını br sır gibi senelerdir sakladım" parçasını eklemişler, 80 li 90 lı yıllarda hit parçalardı.Yeğenim günün motivasyon şarkısı olsun diye bana göndermiş, hey gidi yıllar direyek bende bugünün paçası olarak şuraya ekliyorum:)

29 Eylül 2020 Salı

27 Ağustos 2020 Perşembe

AŞK

Ağustos 27, 2020 0 Comments
Öyle güzel bir ihtimal ki aşk... Birine âşık olmak doğaüstü bir şey. Milyarlarca ihtimalin bir araya gelmesi... O ihtimal ki iki insanın birbirini görüp kendine yuva yapması. Daha önceleri başka birinin bardağından su dahi içemezken onun dudağından nefes bulması... İnsanın en güzel duygusudur umut. Günlerce onunla yaşanılacak anlar düşlemesi. O güldüğü için iyi hissetmenin keyfi... Çocukluğunun en güzel ve en kanayan yerlerini paylaşması. Ailesini açması. Onunla uyanılacak sabahları düşlemenin heyecanı, ona sahip olmanın verdiği huzur... Arkadaşlarına heyecanlı bir dilde onu anlatmak, boğulduğun anlarda keşke o olsa anlatan diye aramak. Kimseye benzememesi. Küçücük huylarının, diğerlerinden farklı birkaç kelimenin seni esir alması... Can yetiyor da insana, en güzeli birinin “canım” deyip canına sarılması. Sinemalarda heyecanlanmak, ertesi gün telaşlarını paylaşmak, ne giyeceğim derdine düşmek... Ona sarılmak, eve döndüğünde o kokmak. Sen, ben diyebiliyor insan her yanındakine ama “biz”li konuşmak. Üç harfin sihri ne büyük. Ömür boyu beraber uyuyup uyanmak. Öyle güzel bir ihtimal,“Aşk, milyarda birdir, kıymette bin.” Alıntı.

12 Ağustos 2020 Çarşamba

ŞAMAN DUASI

Ağustos 12, 2020 0 Comments
Bütün ilişkilerim. Sizi bugün onurlandırıyorum. Bu duada sizi kutsamaktan dolayı minnettarım. Yaratana, hayatın harika hediyeleri için teşekkür ediyorum. Kemiklerimi koruyan ve hayat deneyiminin tüm temellerini sürdüren minerallere teşekkür ediyorum. Organlarımı ve bedenimi koruyan, sağlık veren bitkilere teşekkür ediyorum. Beni kendi etiyle besleyen ve bu yaşam yürüyüşünde sadık arkadaşlık yapan hayvanlara teşekkür ediyorum. Yeryüzü hayatının kutsal tekerleği üzerinde bir ruh olarak yolumu paylaşan insanlara teşekkür ediyorum. Hayatın iniş ve çıkışları boyunca bana görünmez bir şekilde rehberlik eden ve çağlar boyunca ışığın meşalesini taşıyan ruhlara teşekkür ediyorum. Dört değişim ve büyüme rüzgarına teşekkür ediyorum. Hepiniz benim ilişkilerim, akrabalarım, kim olduğum ve olmadan yaşayamayacağımsınız. Hayatın çemberinde birlikte var olarak, birbirimize bağımlıyız ve kaderimizi birlikte yaratmaktayız. Birimiz, diğerinden daha önemli değil. Birimiz ötekinden evrimleşiyor ve yine de her birimiz diğerlerine bağımlıyız. Hepimiz büyük gizemin bir parçasıyız. Bu hayat için teşekkür ediyorum Şaman duasıymış kaynak sadece internet tabi bu sebeple ne denli doğrudur bilemem, çok ta önemi yok tabi :)sadece burda da diğer spritüal öğretiler gibi birbirimize bağımlı olduğumuzu ve minnettarlık duygusunu öne çıkarmış. Bilmediğimiz çok şey var , açıklanamayan ve hiç bir zaman sadece akılla açıklanamayacak olan...İnsanların hayatımıza tesadüfen girmediğine inanırım mutlaka acısından da, tadından da ders almamız gerektiği inancına sahibim. Ama gerçekten tüm insanlar birbirine mi bağlı? yani benim yaydığım olumlu olumsuz frekans tee Zimbabve'de ki kişiyi mi etkiliyor:) Buna inanmak zor gibi.. ancak bunu bir kenara bırakarak minnettar olmaya, ve birbirimize karşı sorumluluğumuz olduğuna odaklanmamız yeterli.. Yaşıyor isek öylesine değil keyif alarak ve keyif vererek yaşamak lazım, yaşadıklarımızdan ders çıkartarak, tekamül seviyesini yükseltmek ve bunun için öğretileri kılavuz almak önemli bir yol. Bir yıl önceki sen le aynı düşünüyor aynı davranıyor musun? Tepkilerin aynı mı? tekrar tekrar aynı şeyi mi yaşıyorsun? O zaman çok yolun var umarım sığ bir yaşam sürmeyi tercih ederek aynı şekilde devam etmezsin. Hayat çok kısa ve ölüm olmadığı sürece altından kalkılamayacak hiç bir şey yok. Yeter ki farkına var, silkelen, bu yola gir gerisi zaten gelecektir. (Nasıl bilmiş konuştum :P)

12 Haziran 2020 Cuma

AYURVEDA BÜTÜNSEL SAĞLIK

Haziran 12, 2020 0 Comments
İnsanoğlu olarak sürekli öğrenme ve gelişim süreci içindeyiz. Farkındalığı yüksek insanın öğrenme ve gelişim süreci ömür boyu devam ederken, farkındalık sız ve sığ insanların maalesef gelişim süreçleri istenen seviyeye evirilemiyor.

Uzun zamandır kişisel gelişim yolunda tüm metodları teoride takip ettim, benim gibi mental zekası daha ağır basan kişiler için bunlara çok inanmak ve uygulamak kolay olmuyor. Ama hayatım boyunca yaşadığım kriz anlarında benim için hep umut ışığı oldular.

En son "Ayurvedik Yaşam" konularına merak saldım. Yaklaşım 4 ay önce EBRU ŞİNİK' (Ayurveda Yaşam Koçu) le tanıştım. "Genleriniz Kaderiniz Değildir" kitabında bireylerin beden tiplerine göre nasıl beslenmesi gerektiği, günlük rutinlere neleri eklememiz gerektiği , sağlıklı yaş almanın beden ve zihin yaşımızı genç ve sağlıklı tutabilmenin nasıl mümkün olduğu gibi konulara değiniyor.

Şimdi benim gibi teoride her şeyi bilip pratiğe dökmede üşenen insanlarsanız ve somut bilgilerle uygulama sonuçlarını hemen görmek istiyorsanız kesinlikle tavsiye ediyorum.

Bu konunun uzmanı değilim uzun uzun anlatamam ancak 4 aydan beri sabah rutinlerime eklediğim ve özellikle stresi yönetme konusunda ve sindirim sisteminin düzeni çalışma konusunda fayda gördüğüm rutinimi paylaşabilirim. İsteyen YouTube kanalından Ebru Şinik ve metodları hakkında bilgi alabilir.

Ne yapıyorum; 1-Öncelikle sabah kalktığımızda vücudumuzda ki toksik maddelerin dilimizde biriktiğini hepimiz biliyoruzdur ,sindirimin başladığı yer olan dil temizliği çok önemli.
Dil temizleme aparatı yok ise ki çoğumuzda yoktur :) küçük çay kaşığının tersi ile dil sıyrılarak temizlenir.
2-Susam yağı yada Hindistan cevizi yağı (hangisi varsa yoksa alacaksanız kesinlikle susam yağı) ile min 5 dk yapabiliyor iseniz max.30 dk ağzınızı çalkalıyorsunuz. (Dil altı bezlerinden hızlı bir şekilde kana karışarak ağır metallari temizliyor) sonra ağzınızdaki çalkaladığınız yağı peçeteye tükürerek çöpe atıyoruz.
3- Dişleri fırçala
4-1 bardak ılık suya 1 tatlı kaşığı doğal elma sirkesi veya bir kaç damla ılık limonlu su hazırlayıp aç kana iç (kesinlikle sindirimi çok iyi düzenliyor)
5-Nefes teknikleri  ( diyafram nefesi ve dönüşümlü burun nefesini yapıyorum ,YouTube' teknik anlatılıyor sizin için aşağı ekliyorum)
6- Meditasyon (sabahları yapamasanız bile gün içinde yada yatarken yapabilirsiniz, 5 dk bile nefesi dinlemek sakinleşmenizi sağlayabiliyor)

Benim gibi uygulamaları disiplinli bir şekilde sürdüremeyen ( iş telaşı, üşengeçlik :)) biri bile hiç istinasız her sabah bu rutinleri yapıyor. Uygulaması kolay ve etkileri hemen hissediliyor. Tavsiye ederim gerisi size kalmış..

Sağlıklı güzel yaşamlar :)



19 Mart 2020 Perşembe

KORKU

Mart 19, 2020 0 Comments


Toplum olarak büyük bir sınavdan geçiyoruz. Bu çapta bir salgını bir iki kuşak öncesine kadar yaşamadık. Kolektifte oluşan korku her bireyi etkiliyor, ne olacak endişesi, değişen rutinler, kısıtlanmalarda eklenince garip bir hal içine girdik.
Her yerde önlemler alınıyor, Avrupa temasım nedeni ile 14 gün boyunca evde kalacak olanlardanım. İşe gitmemek tatilde olmak çok tatlı bir fikirken, bu nedenden dolayı evde olmak bile bir gerginlik yarattı ilk başta.
Ama ruh sağlığımız en az beden sağlımız kadar önemli, hatta bana göre önemde ilk sırada. Önlem alacağız ancak korkuya ve kaygıya kendimizi kaptırmamak için gayret göstereceğiz. Evdeysek krizi fırsata çevirerek yapamadığımız ne varsa yapalım:)
Çeşit çeşit yemek yapmak, denenmeyen pasta börekler (kilo durumları risk olsada :P), izlenecek filmler, okunacak kitaplar...Yoga, meditasyon, içe dönüş vs..

Film önerilerimi şuraya bırakayım meraklısına :)  En kısa sürede rutine dönmek dileğiyle, sağlıkla, esenlikle...

Dangal
Esaretin Bedeli
Yeşil Yol
Peekay
3 Aptal
Bird Box
Yüzüklerin Efendisi serisi

18 Şubat 2020 Salı

RUH EŞİ

Şubat 18, 2020 0 Comments

İnsan olarak kendimiz tam olmalıyız, eksik hissetmemek için ,birinin bizi tamamlamasını beklememeliyiz.

Hayatımıza giren insanların bir görevi olduğuna inanır,hayatın öğrenme süreci içinde bu kişilerin de rolleri olduğunu düşünürüm.
Sen yarımsan çözümleyemediğin travmaların varsa, inan hayatina giren insanlar senin eksik yönünü tamamlaman için sınavın olur.

Bu yüzden önce farkındalığımızı artırmalıyız sürekli ilişkilerde aynı sıkıntıları yasıyorsak neyi öğrenmem lazım,ders almam gereken durum ne,neyi geliştirmem lazım diye durup düşünmeliyiz.

Kolay değil biliyorum bulmak, ama sorumlu ilişkilerin devam etmemesi için bu gerekiyor.

Bu hayat boyunca öğrenciyiz aslında  sınavı tamamlarsak artık o kişilerin tamamen yok olduğunu görür ve istediğin ilişkilerin içinde bulabilirsin kendini.

Cesaret et, bağımlı hissediyorsan neye bağımlı olduğunu bul,gör, serbest bırak.
Ama önce kendin ol,kendini bul,sen bencil değilken karşındaki insan bencilse uzak dur aşkta bencillik olmaz.Sen verdiğin kadar karşındaki veriyormu, sen nasıl yaklaşıyorsun? hak ettiğinden fazla mı vericisin,anlayışlı olan taraf hep senmisin,anlayışlı ve alttan aldikcamı yolunda gidiyor her sey, yoksa karşındaki kişi hislerine ve ne hissettigine önem vererek hatalarınla mı kabul ediyor seni?

Zor bir durum biliyorum,en acısıda karşındaki kişinin değişeceğini düşünerek tekrar tekrar denemek sanırım.Degistirebilene ne mutlu.

İşin özü yarım tarafını tamamlamak için  ruh eşini arama sen kendi bütünlüğünü tamamla.Sen tamamlandığında  muhteşem sağlıklı ilişki seni bulacaktır.

ÖYLEDE OL DU.
💙



14 Şubat 2020 Cuma

Happy Valentine Day!!! :):)

Şubat 14, 2020 0 Comments


Anne olmak…eşşiz tarif edilemez dünyanın en güzel duygusu… Anne, öyle büyük bir aşkla sever ki çocuklarını, bu aşka kimsenin yetişmeye gücü yetmez. Karşılıksız sevgi ancak annenin çocuklarına duyduğu sevgi ile tanımlanabilir. Bir anne çocuklarından başka bir şey düşünmeden, onların çıkarlarından başka hiçbir şey düşünmeden yaşar. Anne yüreği dünyanın en sıcak yeridir ve çocuklarına bakarken bile titrer. Öyle bir aşk düşünün ki, karşılığında hiçbir şey beklenmeden sevilen çocuklar var ve onlar için bir saniye bile gözlerini kırpmadan ölüme gidebilecek bir kadın var. Bu aşk ancak bir annenin çocuklarına duyduğu sevgi ile mümkündür.

Beni çok seven bir annenin evladı, her an varlıklarına, sağlıklarına şükrettiğim iki evladın annesiyim. Gerçek ve ömürlük aşklarımın sevgililer günü hep kutlu olsun J

 

26 Ocak 2020 Pazar

YENİDEN BAŞLAYABILSEYDİM...

Ocak 26, 2020 0 Comments
Eger,yenıden başlayabilseydim yaşamaya,
İkincisinde daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz,sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadıgım kadar,
Çok az şeyi
Ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim.
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doguşu izler,
Daha çok dağa tırmanır,daha çok nehirde yüzerdim.
Görmedigim bir çok yere giderdim.
Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım.
Yeniden başlayabilseydim eger,yalnız mutlu anlarım olurdu.
Farkında mısınız bilmem. yaşam budur zaten.
Anlar,sadece anlar.Siz de anı yaşayın.
Hiçbir yere yanında su,şemsiye ve paraşüt almadan,
Gitmeyen insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eger,hiçbir şey taşımazdım.
Eger yeniden başlayabilseydim,
İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
Bilinmeyen yollar keşfeder,güneşin tadına varır,
Çocuklarla oynardım,bir şansım olsaydı eger.
Ama işte 85'indeyim ve biliyorumn...
ÖLÜYORUM....
Arjantin-1985
Jorge Luis Borges

7 Ocak 2020 Salı

SAF SEVGİ

Ocak 07, 2020 0 Comments

Bir kadını sev. Ama dış görünüşü için değil, kalbinin güzelliği için sev. Her sabah uzunca mesajlar at ona mesela. Uyandığında telefonuna baktığında ilk senin adını görsün mesela. Sevinsin, gözleri parlasın. Desin ki; işte beni gerçekten seven biri!

Ama sadece uzun mesajlar atmakla bırakma. Gülüşünü sev bir kadının, gülerken çenesinin altında oluşan gamzesini sev, avuç içlerini sev, kirpiklerini sev. Sev ama, hissettirde sevdiğini. Başka kadınlardan daha özel olduğunu, başına gelebilecek en güzel şey olduğunu ispatla ona. Pamuk şeker al mesela, yerken izle onu.

Fazla makyaj yapmamasını, doğal halinin daha güzel olduğunu söyle ona. Günlük bir ilişki olmadığını, ömürlük olduğunu anlat. neşeleneceğini anlat mesela. Ama sakın ama sakın bir kadının gözünden yaş gelmesine neden olma. Seviyorsan, mutlu edeceksin.

Mutlu olsun ki dünyanın en güzel kadını gibi gözüksün..